Biz Doğu'yuz. Sizin uyandırma servisiniziz. Sizden hiçbir şey saklamıyoruz. Biz siziz. Sıkıcı işlerinizden bunalıp kaçarak açık havada koşturduğunuz sabahlarız biz. Birini ilk kez öpüp ondan karşılık aldığınız anız biz. Biz uykunuzun tutmadığı geceleriz... Gözlerinizi tavana dikip; Bu mu yani?
Hayattan payıma düşen bu mu?
Dediğiniz o geceleriz.
TheEast filminin en önemli özelliklerinden birisi bir kere, artık maalesef hiçbir filmde yapımcı olarak Tony Scott ismini göremeyecek olmamız.
Başrolde Brit Marling(Richard Gere'in son filmi Arbitrage-Entrika'daki kızı),Alexander Skarsgard(Bu hafta vizyona girecek olan What Maisie Knew'de Jullianne More ile başrolde oynuyor) ve Ellen Page(Inception) var. Yönetmen Zal Batmanglij(2.filmi)
2013 yılının en merak edilen yapımlarından biri olan bu film iyi bir müzikle etkileyici bir tempo ile başlıyor. Ancak aynı tempo birkaç sahne dışında bir daha yok. Olması mı gerekir? Bu filmde evet. Çünkü konu oldukça değerli ve çarpıcı.
Doğayı hiçe sayan yüzlerce hatta binlerce büyük şirket arasından kendilerine dokunanları sırasıyla hedef alan aktivist grup East'in mücadelesi konu alınıyor.
Sanayi atıklarını denize boşaltanlar, zehirli gazları havaya salanlar, orman yakanlar, kimyasallarla toprağı kirletenler, ekosistemi alt üst edenler... Bunları biliyoruz ama duyarsız kalıyoruz. İşte East kalmıyor ve harekete geçiyor. Bir de bunları gözetleyen, hedef olabilecek büyük şirketlere çalışan ve olası eylemleri engelleme için para alan bir şirket var. Eko terörizme karşı mücadele eden, gözlerini para bürümüş benciller yani...
Film bir nebze de olsa çıkarları uğruna diğer insanlara ve doğaya zarar verenleri düşündürdüğü için izlenmeli gerçekten de. Biraz da insan kendini sorgulamalı; ne yapıyorum ya da yapmıyorum da doğaya zarar veriyorum? Yaptığım iş, bir başkasına zarar veriyor mu?Dikkatsiz, umursamaz tüketimlerimle olağanüstü güzellikteki, yaşamın en gerekli döngüsünü içeren doğayı hiç düşünüyor muyum?
Dün okudum Brad Pitt doğaya zararlı diye antibakteriyel sabun kullanmıyormuş mesela. Angelina Julie ve çocuklar şikayet ediyormuş pis kokuyor diye. Ne kadar güzel örnek oldu dünyaya bu davranışlarıyla her ikisi de.Bilinçli, faydalı bir mesaj(reklam) verdiler dünyaya. Ve medya bu tür reklamları kesinlikle es geçmemeli.
Ama şu insanın doğasındaki bencillik, doğayı hiçe saydırıyor çoğu insana. Bu bir bilinç aslında, sonradan edinilen.
Okullarda doğa dersleri olmalı mesela. Denizlerin, toprağın, ve havanın kirlenmesinin şu an nelere yol açtığı ve ileride daha nelere yol açabileceği öğretilmeli. Kullandığımız sabunun denizdeki balıkları öldürdüğünü bilmeli mesela çocuklar. Yeni açılan alışveriş merkezindeki oyun odası yerine, doğaya çıkarmak lazım çocukları. Çünkü gelecek felaket gözüküyor.
Ha, doğa bir gün alacak intikamını zaten insanlıktan.
İnsanlık bir gün gelecek ne temiz bir su, ne verimli toprak ne de oksijen bulabilecek.
Son bulacak her şey.
Belki de iyi olacak.
Yok, yok kesin iyi olacak...
Filme dönersek, dikkatimi çeken en önemli nokta şu oldu aslında. East'in üyelerinin her birinin geçmişinde kişisel bir defect var. Her biri yaşadıkları bazı olaylar sonucu aktivist olmuş. Bu aslında filmin en kritik noktası. Bir şeye, olaya, duruma tepki vermek için ille de bize dokunması gerekiyor. Biri kız kardeşini kaybetmiş bir ilacın etkisiyle mesela, hop gruba katılmış gibi.
Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın misali yaşamıyor muyuz hepimiz? Öyle yapıyoruz. Ama ne zaman başımıza bir iş geliyor, aslan kesiliveriyoruz.
Bu tür grupların hepsinde her bir grup üyesinin bu şekilde dahil olduğunu sanmıyorum ama büyük çoğunluğu da böyle terörist oluyor işte.
Gruba katılma sahnesi, yemek ve şişe çevirme oyunu sahnesi iyiydi. Müzikler de iyiydi.
Ancak, The East'in neden var olduğu konusunda film kişisel boyutları ile incelemeye başladığı anda soruyu, havada kaldı.
Bu tür mücadeleler kişisel boyuta indiğinde anlamını yitiriyor.
Ama yine de lay lay lom hayatlarımızda oturup düşünmek, kendi çapımızda yapabileceklerimiz ve yapmamamız gerekenler açısından birkaç not almak, yetiştirdiğimiz nesile doğayı korumayı öğretmek, bilinçlendirmek açısından seyredilmeli.
Bir şey kaybetmezsiniz.
Comments