Fazla kilolu mu? Normal mi? Yoksa zayıf mı anlamak güç. Üst kısmına bakıyorum, bayağı zayıf, sonra ortalara gelince normalleşiyor ancak dizden altı son derece şişman bir kadın bedeni gibi. Anlam vermek zor. Sanki yılların birikimi bacaklarında birikmiş, hiçbir yere gidememiş gibi. Sanki sorsan bütün hayatını anlatacaklarmış gibi…
Kaç yaşında acaba diye düşünmeye başlıyorum. Tahmin edemiyorum, iyice eğilip bakıyorum. Yok, bilemiyorum. Otuz da olabilir, kırk da, elli de. Sanki üç kuşağı üstünde taşıyor gibi. Vücut kararsız kalmış gibi…
Sinema salonu son zamanlarda gördüğüm en kalabalık salon. Şaşırıyorum, çünkü filme giderken üç beş kişi oluruz içeride diye düşündüğüm tarz bir senaryo.
Tekrar kadına dönüyorum, aynı sırada oturuyoruz, yandan görebiliyorum ancak. Bu kadar kalabalıkta nasıl bu kadına taktığıma anlam veremiyorum. Ama yok, beni rahatsız eden bir şey var onda…
Yüzüne bakınca, korku ile acıma hissi aynı anda beliriyor içimde. Tuhaf bir kadın. Hayata o anda oradan başlıyor gibi, hiç çocuk olmamış, hiç okula gitmemiş, hiç evlenmemiş, hatta hiç yaşamamış gibi; ürperiyorum. Perdeye dönüp, bu enteresan kadının etkisinden kurtulmak istiyorum, ama yok olmuyor. Sonra kadının da bana baktığını hissediyorum, dönüyorum ve göz göze geliyoruz. Yok, göz göze gelemiyoruz. Bir gözü yok, kadının sol gözü yerinde yok. Tek gözlü. Şimdi neden bu kadar kalabalıkta ilgimi çektiğini, rahatsız olduğumu anlıyorum. Bu kadında bir şey var. Gidip anlat diyesim geliyor, anlat sen kimsin? Niye buradasın? Ne istiyorsun? Benden ne istiyorsun?
Hayatta hiç kimsesi olmamış, annesi babası bile olmamış, çocuk olmamış, anne olmamış… Üstüne üstlük yıllarca çocukların korkulu rüyası olmuş, çocukların dalga geçişlerinden geceleri uyuyamayıp, için için ağlamış bir kadın bu, anlıyorum.
Film bitiyor, adım adım salonu terk ederken fark ediyorum ki arkamdan geliyor; dönüyorum, bana bir resim uzatıyor. Artık ayaklarımı hissedemiyorum, sanki kalabalık beni sürüklüyor. Resmi çeviriyorum, siyah beyaz bir fotoğraf bu. Bu fotoğraftaki bana benziyor, bu benim. Yanımda da tek gözlü bu kadın… Tekrar dönüyorum, ama yok. Tek tek herkesin yüzüne bakıyor ve bu arada bağırıyorum:
Tek gözlü kadını gördünüz mü?
Tek gözlü kadın şimdi buradaydı, gören yok mu?
Şaşkın, korkulu bakışlarla izliyorlar beni, herkes durmuş bana bakıyor.
İçlerinden bir kadın bu sefer sesleniyor sessizlikte, telaşla dönüyorum,çok güzel bir kadın sessizce soruyor:
Yoksa filmi beğenmediniz mi?
Comments